|
Açıklamada, Rıza Türmen, Durmuş Tezcan ve Vahit Bıçak isimlerinin kamuoyuna bildirilmesinden sonra özellikle adaylardan Rıza Türmen için geliştirilen, "AİHM'de dini simge olarak görülen türbanın eğitim kurumlarında yasaklanması yönünde oy kullanması ve Saadet Partisinin kapatılması davasında da kapatma yönünde oy kullanmış olması" öne çıkarılarak spekülasyonlar yapıldığı ileri sürüldü. (Hürriyet, 21 Mart 2007) Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nda (HSYK) Danıştay ve Yargıtay'ın boş üyelikleri için seçim yapılamamasını "trajikomik" olarak değerlendirerek, olayın, yargının bağımsız olmadığını, Adalet Bakanı'nın yargıyı nasıl etkileme gücüne sahip olduğunu inkarı mümkün olmayacak şekilde ortaya koyduğunu savundu.
Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nda (HSYK) Yargıtay ve Danıştay üyeliklerine seçim yapılamamasının yargı bağımsızlığı konusunda Adalet Bakanı ve Adalet Bakanlığı'nın olumsuz etkisini gözler önüne serdiği öne sürüldü.
Açıklamada, "Yaşanan bu trajikomik olay, yargının bağımsız olmadığını, Adalet Bakanı'nın yargıyı nasıl etkileme gücüne sahip olduğunu inkarı mümkün olmayacak şekilde ortaya koymaktadır" denildi. Bakanlık Müsteşarı ve müsteşar yardımcılarının bağımsız hareket edemedikleri, "Bakan'ın emri ile görevlerini ihmal ettikleri ve suç işledikleri" ileri sürülen açıklamada, şöyle denildi:
"Onlara bu cesareti veren maalesef yüksek yargıç olmalarından öte siyasal iktidardan beklentileridir.
Dün yaşanan olaylar, HSYK üyelerinin basın açıklaması, yargının bizzat Adalet bakanı ve yasa dışı emrini yerine getirenler tarafından nasıl yıpratıldığı ve yaralandığını açıkça ortaya koymaktadır. Yaşanan bunca olaylara karşın doğrudan doğruya kendi üyelerinin seçimi söz konusu olan Yüce Yargıtay ve Yüce Danıştay kesiminden hiçbir yorum ve değerlendirme yapılmaması da son derece ilginçtir. Hukuk devletinin olmazsa olmazı olan yargı bağımsızlığını her türlü tasalluta karşı özenle korumak durumundayız."
YARGIÇ RIZA TÜRMEN'İN ADAYLIÃ…ÂÂÂI
Açıklamada, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gösterilen 3 aday içinden seçilen ve bu mahkemede 9 yıl görev yapan Yargıç Rıza Türmen'in adaylığı konusuna da değinildi.
Türmen'in normal görev süresinin Ekim 2007'de sona ereceği ve Türmen'den boşalacak yargıçlık için seçim yapılması gerektiği belirtilen açıklamada, alışılmış ve yerleşik usuller uyarınca, Dışişleri Bakanlığı 3 aday belirlemiş ve bu adlar, Avrupa Konseyi'ne bildirilmek üzere Avrupa Konseyi nezdindeki Türk Büyükelçiliği'ne iletildiği anlatıldı.
Açıklamada, Rıza Türmen, Durmuş Tezcan ve Vahit Bıçak isimlerinin kamuoyuna bildirilmesinden sonra özellikle adaylardan Rıza Türmen için geliştirilen, "AİHM'de dini simge olarak görülen türbanın eğitim kurumlarında yasaklanması yönünde oy kullanması ve Saadet Partisinin kapatılması davasında da kapatma yönünde oy kullanmış olması" öne çıkarılarak spekülasyonlar yapıldığı ileri sürüldü.
Bunun üzerine her 3 yargıç adayı yerine yeni isimler önerildiği belirtilen açıklamada, "Önerilen isimlerden Rıza Türmen ile ilgili Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in açıklamaları konunun ne denli yüzeysel ele alındığını göstermesi bakımından çok vahimdir" denildi. |